Kahve kokusundaki çekici davetin lezzetli tatlılarla buluştuğu marka: Iceberry. Sağlıklı, hafif ve enfes tatlarla birlikte en iyi giden kahvenin adı da “Iceberry cafe”dir.

Kahve Kokusundaki Davet 

Kahve kokusunun cezbetmediği insan sayısı azdır. Sabahları uyanmamıza yardımcı olmak veya yorucu bir çalışmadan sonra yorgunluğumuzu alması için… Daha kahveyi içmeden, o mis gibi kokusu bile bizi bizden almaya yeter. Hatta o kokuyu içimize çekerken, kahvenin yetiştiği o uzak diyarlara gitmiş gibi oluruz. İşte tam da budur kahve kokusundaki davet. Kahve, sanki bizi o tropikal yerlere götürür ve gezdirir memleketini; doğduğu, yetiştiği yerleri tanıtır bize…

Uzak diyarlardan günümüze gelirsek, kahvesiz günü geçmeyen insanların gitgide çoğaldığı bir zamanda yaşadığımızı görürüz. Kahve içmeden ayılamayanlar gibi, kahve içerek gece yarılarına kadar çalışan insanlar görüyoruz her yerde. Bunun temelinde yatan maddeyi de hepimiz tanıyoruz artık: kafein. Beyin fonksiyonlarını hızlandırdığı bilinen bu madde kahvede çok yoğun miktarda olduğu için, insanlar onsuz yaşayamaz durumda.

Özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve çalışma hayatında aktif olarak bulunan insanlar arasında daha yaygın olarak tüketiliyor kahve türleri. İşlere odaklanmanın dışında, verdiği keyifle ve rahatlama hissiyle; büyük şehir insanını stresten bir an olsun uzaklaştırıyor. Arkadaşlıklara buluşma bahanesi oluyor bazen, çoğu zaman da sohbetlere eşlik eden keyifli bir içecek.

Peki ya kahve hakkında ne biliyoruz, hiç düşündünüz mü? Belki biraz düşünmekte fayda var. Bizi alıp başka diyarlara götüren o kokunun sahibi olan bu meyveyi biraz daha yakından tanımaya ne dersiniz? Cevabı “evet” olanlara, bu eşsiz çekirdeğin serüvenini anlatmaya başlayalım…

Kahvenin Yolculuğu

Kahve, ülkemizde yetişmeyen bir ağacın meyvesi olarak hayatımıza dâhil olmuş, bundan çok uzun yıllar önce. Öyle uzun bir yolculuğu olmuş ki, kıtalar arası uzanan yolları aşarak sehpamızdaki fincanımıza kadar gelmiş.

Kahvenin anavatanını Kolombiya ve Brezilya olarak biliyoruz. Ancak bize keyif veren bu meyvenin geçmişi, aslında Etiyopya’ya kadar dayanıyor. Fakat kahvenin içecek halinde kullanımına bakarsak, Arabistan topraklarında olduğunu söylememiz yanlış olmaz. Batılı tüccarların diğer kıtalara yaptıkları yolculuklar aracılığıyla Avrupa’ya ve dünyanın birçok yerine taşınmıştır bu güzel kokulu çekirdek. Anadolu topraklarına Kanunî döneminde, Yemen valisi aracılığıyla gelen kahve, Osmanlı’yla birlikte tarihimize giriş yapmıştır. 

Kahvenin verdiği keyif uluslararası bir ortak nokta olsa da, yapım tarzları türlü türlüdür. Öğütülmüş kahvenin filtrelenmiş, kavrulmuş ve tanecikler haline getirilmiş tarzları bulunuyor. Bizim “Türk kahvesi” olarak kullandığımız tarz, toz halinde olan kavrulmuş olanıdır. Kahveye o vazgeçilmez kokusunu veren de kavrulmuş olmasından kaynaklanıyor. Tanecikli ve filtre kahvenin de kendine özgü kokuları vardır elbette, ancak kavrulmuş olanın kokusu hiçbirinde yok…

Kahve Çekirdeği Türleri

Kahve çekirdeği türlerinin, yetiştiği koşullara göre değişiklik gösterdiğini söyleyebiliriz. Bu değişikliğin sebebiyse; aynı toprakta yetişen diğer meyvelerden ve baharatlardan etkilenmeleridir.

Dünya çapında dört temel kahve çekirdeği türü bulunuyor:

• Liberica: Kökeni Filipinler’e dayanan kahve çeşididir. Arabica türünün çoğunun tükendiği bir dönemde kullanıldığı biliniyor (1890’lı yıllar). Bu tür kahve çekirdeklerinin, diğer türlere göre daha iri ve lezzet olarak daha yavan olduğu da bilinenler arasında.
• Arabica: Dünya çapında en çok üretilen kahve türüdür. Bu tür kahve çekirdekleri, dağlık platolar gibi yüksek coğrafi bölgelerde yetişiyor. Tüketilen kahvelerin yarısından çoğu bu türün çekirdeklerinden elde ediliyor. Arabica türünün, en yüksek kaliteli çekirdeklerin başında geldiğini de söyleyebiliriz. Bu tür kahve çekirdeğinin, taze öğütülmüş olarak ve kısa sürelerde tüketilmesi öneriliyor.
• Robusta: Dünya çapında üretilen kahve çekirdeklerinin %30 gibi bir miktarını oluşturan bir türdür. Bu tür çekirdekler, genellikle alçak coğrafi bölgelerde yetişiyor. Çoğunlukla espresso ve hazır kahvelerde kullanılan bir çekirdek türü olarak biliniyor. Bu tür çekirdekten elde edilen kahvenin; sütlü, soğuk veya şekerli kahve çeşitlerinde tercih edilmesi öneriliyor.
• Excelsa: Güneydoğu Asya bölgesinde yetişen, aroması çok güçlü olan bir kahve çekirdeği türüdür. Liberica türüne bağlı bir alt türdür, ancak ondan farklı özellikleri de içinde barındırır. Dünya çapında %7 gibi bir üretim hacmine sahip olan bir türdür. Bu kahve çekirdeğinin, genellikle harman kahvelere aroma katmak için kullanıldığını bilmek gerekiyor.

Kahve Yapım Çeşitleri

Kahve çekirdeklerinin türlerinden sonra, sıra kahvenin yapım tekniklerinde… Kahve çekirdekleri öğütüldükten sonra, yapılışlarına göre kahve çeşitlerine birlikte bir göz atalım.

• Türk Kahvesi: Kendi topraklarımızda üretemiyor olmamıza rağmen, öğütme ve pişirme tarzıyla bize özgü olan bir türdür. Kahve çekirdeğinin ince öğütülüp kavrulmasıyla pişirime hazır hale getirilir. Kahve; tercihen közde veya ateşte, cezveye konan bir fincan suyla birlikte pişirilir. Ayrıca, damla sakızı gibi farklı aromalar katılan, farklı bölgelerin değişik tekniklerine göre pişirilen çeşitleri de vardır. Türk kahvesinin yanında, mutlaka su ve lokum-çikolata gibi ikramlar da yapılır. Bu türün geleneksel hale gelmiş ve farklı teknikler kullananları da bulunuyor. Türk kahvesinin en önemli özelliği, toplumumuzun mozaik yapısı gibi; damak tadı olarak da çeşitliliğimizi temsil etmesidir.
• Filtre Kahve: Filtre malzemesi kullanılarak, kahvenin süzülmesi ve sıcak suda demlenmesi yoluyla yapılıyor. Bu tür için, orta derecede öğütülmüş olan kahve çekirdekleri kullanılıyor. Sütlü veya sade olarak tüketilen bir kahve çeşididir.
• Instant Kahve: Granül haline getirilmiş olan, “hazır kahve” türüdür. Sıcak suda eriyen, telve bırakmayan bir çeşit olan bu kahve; Robusta çekirdekleri kullanılarak üretilir. Kafein oranı ve aroması az olan bir türdür. Sütlü, aromalı, kremalı olarak hazırlanabilir.
• Espresso: Klâsik olan bir İtalyan kahvesidir. İnce öğütülmüş kahvenin, basınç ve sıcak su birleşimiyle hazırlanan bir türdür. Genellikle, Türk kahvesi fincanı küçüklüğünde fincanlarla servis edilir. Bu türün aroması yoğun, köpüğü de azdır.
• Capuccino: İtalyan kahve türüdür ve genellikle sabahları tüketilir. Espresso tarzı kahve üzerine, süt köpüğü ve sıcak süt eklenerek yapılan bir türdür. Üzerindeki süt köpüğü, diğer kahvelere göre daha yoğundur.
• Americano: Bu tür kahve, bir veya iki fincan espresso üzerine sıcak su eklenerek yapılan bir kahve türüdür. Dolayısıyla espressoya göre daha yumuşak, filtre kahveden daha sert bir içim sağlıyor.
• Cafe Latte: İtalyan kahve türlerinden bir diğeridir, bu tür de İtalya’da sabahları tüketiliyor. Bir veya iki fincan espresso kahvesi üzerine sıcak süt eklenerek yapılan bir kahvedir. İçindeki yoğun süt sayesinde yumuşak bir içim sağlar.
• Flat White: Avustralya’ya özgü kahvedir. Sütlü ama sütü yoğun olmayan bir kahve türüdür. Küçük fincanlarda servis edilen bu tür kahvede, pek köpüğe rastlanmıyor.
• Mocha: Bu kahve, iki fincan espresso ve süt köpüğü üzerine çikolata şurubu dökülerek yapılıyor.
• Macchiato: Bu tür kahve; bir veya iki fincan espresso kahvesi üzerine, yoğunlaştırılmış süt köpüğü eklemek yoluyla hazırlanıyor. Espressoya göre daha yoğun bir tadı olan bu kahvenin üzerine kakao da serpiliyor.
• Cortado: Portekizlilere özgü bir kahve çeşididir. Üzerine süt köpüğü eklenen bir tür espresso olarak tanımlanabilir.
• Frappe: Yunan kültürüne özgü bir kahve türüdür. Granül formundaki instant kahvenin, suyla eritilerek köpürtülmesiyle yapılıyor. Üzerine dondurma veya meyve şurupları eklenmesiyle tam bir şölen haline getiriliyor.

Kahvenin En Tatlı Hali: Iceberry Cafe

Kahve başlı başına bir keyif aracı olarak yeterli tabi ki. Ancak kahvenin en iyi arkadaşlarından birisi olan tatlıları da yabana atmamak gerek. Genellikle birçok işletmede Türk kahvesinin yanına lokum veya çikolata ikram edilir. Bu da çok eski bir âdet olarak kültürümüze girmiş bir gelenektir.

Iceberry markası da, kahvenin yanında lokum ve çikolata gibi ikramlarda bulunur. Eğer kahvenizi daha tatlı bir keyif haline getirmek istiyorsanız, “Iceberry cafe”yle birlikte, markaya özel tatlılarını da denemelisiniz. Özellikle markaya özel yapılan, waffle ve tatlı krep gibi hafif tatlıları da kahvenizle birlikte yiyebilirsiniz.

“Hayatınıza tatlı bir keyif katmak için, Iceberry Cafe’yi mutlaka deneyin!